ChatGPT Gibi Üretken Yapay Zekaların Yardımıyla Çalışanların Verimliliği Artabilir mi?
ChatGPT gibi üretken yapay zeka modelleri her geçen gün yaygınlaşırken, iş dünyası da etkilerinden nasibini alıyor gibi görünüyor. Çalışanların işlerini yapay zeka yardımıyla yürütmelerinin kesin sonuçları bilinmemekle birlikte, son zamanlarda yapılan bir çalışma verimlilik konusunda değerli bilgiler elde etti. Öyleyse, üretken yapay zeka çalışan üretkenliğini artırır mı yoksa azaltır mı? Detaylar için gelin! ?
Kaynak:https://www.bloomberg.com/news/article…
Stanford Üniversitesi ve MIT liderliğinde yürütülen yeni bir araştırmaya göre, verimli yapay zeka kullanmak personelin üretkenliğini etkiliyor!
Fortune 500 adlı yazılım şirketinin müşteri hizmetleri departmanını merkeze alan araştırmada, çalışanların üretken yapay zeka kullanmasına olanak sağlandı. İşçilerin performanslarında bir yıl boyunca gözlemlenen değişim herkesi şaşırttı!
Araştırmaya göre çalışanların verimliliğinde yüzde 14’lük bir artış yaşandı; özellikle deneyimsizler için.
Yapay zekadan yardım alan düşük vasıflı ve giriş seviyesindeki işçilerin işlerini yüzde 35 daha hızlı tamamladığı ortaya çıktı. Verilere göre işe yeni başlayan ve yapay zekadan yardım alan çalışanlar, 6 aylık bir çalışanın performansını 2 ayda yakaladı.
Düşük vasıflı çalışanlardaki bu performans ve verimlilik artışının nedeni, yapay zekanın yetenekli çalışanlar hakkında örtülü bilgilere ulaşabilmesidir!
AI, müşteri hizmetlerinde çalışan hangi yetenekli kişilerin “iyi iş çıkardığını” kolayca ayırt edebildiği için, bu düşük vasıflı çalışanlara gerçek tavsiyeler verebilir. Örneğin gergin bir müşteriye karşı nasıl bir dil kullanılması gerektiği veya müşterinin sorunu için hangi teknik bilginin en iyi sonucu vereceği gibi bahislerde faydalı bilgiler sağlayabilir.
Ayrıca bu bulgular, yapay zekanın yayılmasından en çok düşük vasıflı işçilerin etkileneceği iddiasını çürütüyor!
Ayrıca laboratuvar ortamında değil gerçek çalışma ortamında gerçekleştirilen ilk deney olması nedeniyle elde edilen sonuçların güvenilirliği oldukça artmaktadır. Önceki araştırmalar çoğunlukla küçük ölçekli deneylerden oluşuyordu. Örneğin ChatGPT’nin hukuk ve tıp sınavlarından kaç puan alacağı gibi deneyler gerçek iş hayatında yapılan bir deneye göre yeterli somut bilgi vermiyordu.
Bu bilgiler, iyi ya da kötü performans diye bir şey yoksa maaşların nasıl etkileneceğine dair soruları da beraberinde getirdi.
Araştırmanın bir diğer sonucu da işinde iyi olan ve yüksek performans gösteren çalışanların yapay zekadan fayda görmediği oldu. Diğer bir deyişle, yapay zeka kullanımı vasıfsız işçileri ‘daha iyi’ hale getirirken düzgün işçileri yeterli kılmıyordu. Bu, iki çalışan türü arasındaki farkın kapanacağı anlamına gelir.
Bu durum işverenleri ücret politikalarında değişiklik yapmaya yöneltebileceği gibi başka sorunları da beraberinde getirebilir.
Örneğin bu araştırmada kullanılan yapay zeka şirketin ve çalışanlarının bilgilerine ulaşabiliyordu. Düşük vasıflı çalışanlar için tercih edilen konuşma şekli gibi faydalar, yüksek performans gösteren çalışanlar tarafından onlar için hazırlanan Excel tablolarından elde edildi. Yani vasıfsız işçilerin performansı artacak ama diğer işçilerin bireysel emeği ödüllendirilmeyecek mi?
Araştırmayı yürüten bilim adamları, tüm bu sorulara kesin cevaplar vermenin mümkün olmadığını belirtiyor.
Üretken yapay zeka modellerinin ancak son zamanlarda yaygınlaştığı bu dönemde henüz yeterli araştırma yapılmamış ve söz konusu çalışmanın sonuçları zaman içinde değişiklik gösterebilmektedir. Ancak yukarıda bahsettiğimiz sorun açısından işverenlerin çalışan performansını değerlendirirken daha dikkatli olmaları gerekeceği bir gerçektir.
Stanford Üniversitesi’nden Erik Brynjolfsson, yaşamı kökten değiştiren diğer teknolojiler gibi yapay zekanın da zamana ihtiyacı olduğunu belirtiyor.
“Elektrik, buhar motorları veya bilgisayarlar gibi teknolojilerin ne kadar verimli olduğunu anlamak onlarca yıl aldı. Örneğin elektrik; Keşfedilip fabrikalara getirildikten sonra rekorun maliyetli olması 30 yıl sürdü. Doğal yapay zeka söz konusu olduğunda her şeyin daha hızlı ilerlediği bir gerçek ama yine de zaman alacak.’
Ayrıca Brynjolfsson’un işverenlere ve çalışanlara bir mesajı var: “Bu teknolojiyi benimseyin.”
Deneyin ve neler yapabildiğini görün. Hangi tarafın daha işlevsel, hangi özelliğin daha gereksiz olduğunu keşfedin.
Şirketler artık çalışanlarına bu konuda hızlandırılmış eğitim programları sunmalı ve teknolojinin hızına yetişmelerini sağlamalıdır. ‘
Ne düşünüyorsun? Yorumlarda buluşalım! ?
